Selçuk ASLAN
this site the web

02 - 03 Ekim 2009 > I. Ulusal Talaşlı İmalat Sempozyumu

02 - 03 Ekim 2009 > I. Ulusal Talaşlı İmalat Sempozyumu (UTİS2009)
Yer: Yıldız Teknik Üniversitesi Merkez Kampüsü, Beşiktaş İstanbul

Amaç ve kapsam:

Makine İmalat sektöründe önemli bir yer tutan talaşlı imalatta, daha yüksek katma değere ulaşmak, araştırma-geliştirme ile sağlanabilir. Ar-Ge çalışmalarında Sanayi-Üniversite işbirliği gereklidir. Bu birliktelik ve işbirliği, üniversiteler, imalat sektöründeki işletmeler, ilgili dernekler ve araştırma kurumları arasındaki diyalogların güçlendirilmesi, ortak stratejiler geliştirilerek, koordinasyonlar oluşturularak sağlanabilir. Ülkenin kalkınması ve yaşanılan zorlukların üstesinden gelebilmenin yolu; birlikte olmak, kaynaşmak, aynı hedeflere odaklanmak ve çalışmaktan geçmektedir. Böylesi çalışmaları gerçekleştirmek için, öncelikle bu tür faaliyetlerde bulunarak, gerçekleştirilen Ar-Ge çalışmaları hakkında bilgi sahibi olmak, bu yolda belirlenen, yaşanan sorunların, öncelikli problemlerin, gereksinimlerin olası çözüm önerilerinin ortaya konulacağı bir tartışma ortamı oluşturmak gerekmektedir.


Hedefler:

* Talaşlı imalat üzerine çalışan Türk öğretim üyelerini ve araştırıcılarını bir araya getirmek,

* Talaşlı imalat teknolojileri üzerine faaliyet gösteren firmaların uzman ve yetkililerini bir araya getirmek

* Üretimde talaşlı imalat teknolojilerini kullanan sektör temsilcilerini bir araya getirmek

* Üniversitelerde lisans ve lisans-üstü seviyede konuya meraklı veya ilgili konular üzerinde araştırma yapan öğrencileri bir araya getirerek çalışmalarını teşvik etmek

* Bütün bu ilgililerin tanışıp kaynaşmalarını sağlamak

* Ülkedeki güncel araştırma konu ve problemlerinin paylaşılmasını, tartışılmasını ve projelerin planlanmasını sağlamak ve geleceğe dönük işbirlikleri için ilk kıvılcımları vermek.


Yapılması düşünülen bu bilgilenme ve tartışma ortamının ilki 02-03 Ekim 2009 tarihinde, ULUSAL TALAŞLI İMALAT SEMPOZYUMU (UTİS 2009) çerçevesinde Yıldız Teknik Üniversitesi Merkez Kampus'unda gerçekleştirilecektir. Sempozyumun ilk günü bildirilerin sunumları yapılacak, ikinci gün amaca yönelik sanayi temsilcilerini ve akademisyenleri buluşturacak panel ve yuvarlak masa toplantıları ile devam edilecektir. Etkinliğe katılmayı arzu eden konu ile ilgili firmalar için kendi tanıtımlarını yapabilecekleri, panolar ve stant masalar verilebilecektir.

Bu faaliyet Yıldız Teknik Üniversitesi'nin liderliği ve ev sahipliğinde, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Koç Üniversitesinden öğretim üyelerinin desteği ile düzenlenmiştir.

Program ve diğer detaylı bilgi için: http://www.yildiz.edu.tr/~utis2009 sayfasına bakınız.

Dört kanatlı tüylü dinozor


Çin’de 155 milyon yıllık tüylü ve dört kanatlı küçükbir dinozor fosili bulundu

Nature dergisinin son sayısındaki makaleye göre, Çinlipaleontolog Şing Şu ve çalışma arkadaşları, kuzeydoğudaki Liaoning vilayetinin Tiaojişan yöresinde eksiksiz dinozor fosili buldu.
Yeni türün, şimdiye kadar bilinen en eski tüylü dinozor ‘archaeopterix’ten daha eskilere gittiği anlaşıldı. “Anchiornis huxleyi” adı verilen yeni dinozor türünün, “teropodlar” olarak adlandırılan ve kuşlarla akraba oldukları düşünülen familya içinde yer aldığı belirtildi. ‘Archaeopterix’ten daha eski dinozorların tüysüz oluşu, evrim zincirinde eksik halka olduğunu akla getiriyor. ‘Anchiornis huxleyi’nin özellikle ayak civarının bol tüylü oluşunun, evrime yeni bir bakış açısı getirebileceği düşünülüyor. Araştırmacılara göre, ön ve arka ayakların alt kısımları ile kuyruktaki tüyler, dört kanat ortaya çıkması sonucunu doğurdu. Ancak büyük tüyler, sonraki kuş evrimi sırasında daha da büyürken, arka kanatların tüyleri küçüldü veya kayboldu.

Şişe Suları Hakkında 6 Gerçek

Günümüzde şişe suları oldukça büyük bir endüstri ve giderek büyüyen bir sektör.. Hemen hemen hepimiz aldığımız şişe sularının sağlığımızı nasıl etkilediğini merak ediyor, zaman zaman saf ve sağlıklı olup olmadıklarından şüpheleniyoruz. İşte bugüne kadar şişe suyuyla ilgili söylentiler..

1- Şişe suları musluk suyundan daha iyidir

Her zaman değil.. Şişe sularının üzerindeki etiketlerde dağlardaki kar tanelerinden biriken saf su kaynaklarından depolandıkları yazabilir ancak şişe sularının çok azı karlı dağlar, yeraltı kaynaklar gibi egzotik kaynaklardan depolanır. Çoğu belediye kaynaklarından şişelenir. Böyle olması suyun kalitesiz olduğunu göstermez, zaten hükümetlerin uyguladığı depolama koşulları vardır ve firmalar buna uygun olarak şişileme yaparlar.

2- En çok arıtılmış suyun tadı en iyisidir

Tuz ve minerallerden arındırılmış en saf suyun tadı yoktur. Sodyum, kalsiyum, magnezyum ve klor suya lezzet verir.

3- Vitamin, mineral ya da protein içeren şişe suları normal sudan daha sağlıklıdır

New York Üniversitesi Dr. Marion Nestle, “Vitaminler, renk, bitkiler, protein ve suya eklenecek diğer bileşenler farklı tercihlere sunulan pazarlama numarasıdır” diyor. Ayrıca, azar azar verilen vitaminler bağımlılık da yaratabilir. Şeker , suni tatlarla güzelliği arttırılan su, diyet sodadan bile fazla kalori içerebilir. Sadece florür musluk sularında şişe sularından daha fazla olduğu için, şişe sularına eklenebilir.

4- Günde 8 bardak suçmeniz gerekir
Amerikan Tıp Enstitüsü kadınların günde 2.7 litre su içmelerini öneriyor. Ancak uzmanlar suyun yüzde 80′inin su, meyve suyu, kahve, çay gibi içeceklerden ya da yüzde 20’sinin de diğer sulu yiyeceklerle alınabileceğini belirtiyor. Bu da demek oluyor ki günde eğer 1.5 bardak (fincan) kahve ve 1.5 bardak (fincan) diyet soda içiyorsanız, sadece 1.5 litre suya ihtiyacınız kalıyor. Su tüketiminizi yiyip içtiklerinize göre ayarlamalısınız.

5- Yoğun çalışmalardan sonra şişe suyu en iyisidir
1 saatten daha uzun tempoda çalışıyorsanız suya ve sodyum ve potasyum gibi elektrolitlere ihtiyaç duyarsınız. Bu sebeple sporcuların içtikleri yoğun içerikli sulara ihtiyaç duyabilirsiniz. Eğer daha az hareket eden biriyseniz her zaman içtiğiniz suyu içebilirsiniz.

6- Şişe suları daha kolay geri dönüşebilir
Şişe suları musluk sularından daha çok doğayı kirletiyor. Üretimi, taşınması, dağıtımı ve pazarlanması oldukça maliyetli. Suları depolamak için üretilen plastik şişeler yılda 100 bin araca yetecek kadar benzine eş değer. Amerika’da günde ortalama 70 milyon su şişesi yeniden dönüştürülüyor ama üzücü olan şu ki bunların yüzde 86’sının sonu çöp oluyor.

Kaynak: ivillage.mynet.com

Vietnam'da 163 yeni canlı türü bulundu


Güneydoğu Asya'daki Mekong Irmağı bölgesinde geçen yıl 163 yeni canlı türünün keşfedildiği bildirildi.

Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) tarafından yapılan açıklamaya göre, 2008 yılında ırmak boyunda vakıf bilim adamlarının yaptığı araştırmalarda bulunan yeni türler arasında 100 bitki, 28 balık, 18 sürüngen, 14 suda ve karada yaşayabilen havyan, 2 memeli ve 1 kuş bulunuyor.

Bunların yanı sıra Mekong boyunda 1997'den 2007'ye kadar da bin yeni tür listelendi.

WWF Büyük Mekong Programı Müdürü Stuart Chapman, "Binlerce yıldan sonra bu türler nihayet gün ışığına çıktığına göre, açık ki keşfedilmeyi bekleyen daha çok tür var" dedi.

Chapman, iklim değişikliğinin bu türlerin yaşam ortamını olumsuz etkilediğine dikkati çekerek, "Bazı türler iklim değişikliğine uyum sağlayabilecek, ama bazıları sağlayamayacak. Bu da türlerin kitlesel olarak yok olmasına neden olacak" görüşünü dile getirdi.

Uzmanlar, bölgede çok sayıda yeni türün keşfedilmesini, bölgede onlarca yıldır süren savaşların sona ermesiyle birlikte ulaşımın daha kolaylaşmasına ve bölge hükümetlerinin bitki ve hayvanları korumak için daha fazla yatırım yapmalarına bağlıyor.

Yaratığın sırrı çözüldü!

Yaratığın sırrı çözüldü!

Bu yaratık dünyayı şaşkına uğrattı. Dünyada yaşayan hiçbir şeye benzemiyordu. İspanyol bilimadamı sırrı çözdü...



Yaratığı 2007'de Meksikalı bir çiftçi buldu. Çiftçi, onu gördüğünde büyük korukya kapıdı. Hemen oracıkta bulduğu bir su birikintisine atıp boğuverdi.Sonra da incelenmesi için yetkilere götürdü. Uzmanlar yaratığın DNA'sını bulamadılar. Bilimadamlarının çoğuna göre bu yaratık türü bulunmamış bir hayvana aitti.

Sonunda İspanyol bilimadamı yaratığın DNA'sını çözdü. Ona göre yaratık kesinlikle hayvan değil, yüzde 99,99 dünya dışı bir varlık...

Sirius UFO Araştırma Merkezi Başkanı Haktan Akdoğan Saba Tümer'inCNN TÜRK'te yayınlanan programına katıldı ve Metepec yaratığıyla ilgili son gelişmeleri anlattı.

YARATIK SUDA SAATLERCE ÖLMÜYOR

"Bu yaratık Meksika'nın Metepec bölgesinde ele geçirildi. Bir çiftçi bunu buluyor ve korkuyor ve öldürüyor" diyen Akdoğan yaratığın öldürülme hikayesinin de ilginç olduğunu söyledi: " Öldürmesi de çok enteresan. Varlığı suda saatlerce tutuyor. Normalde solungaçları olmayan bir varlık suda yaşayamaz ama bu yaratık suda birkaç saat yaşabiliyor ve sonra ölüyor.

DNA'SI ÇÖZÜLDÜFare kapanına yakalanan yaratığın büyüklüğünün 15-20 santimetre olduğunu söyleyen Akdoğan hücrelerinde nükleosit olduğunu, yani kesinlikle bir DNA'ya sahip olduğunu belirtti.

Yaratığın DNA'sının da bulunduğunu izleyicilere şu sözlerle aktardı: "İlkbaşta DNA için Meksika Devlet üniversitesine, ardından Kanada Devlet üniversitesine parça gönderildi. İkisi de DNA'sını bulamadık dedi. Sonundaİspanya'nın en önemli bilim adamı Hose Antonio DNA'ya ulaştı. Sonuç bir 'homosapiens'e ait. Yani bir insanımsı yaratık... Bunun bir hayvan değil. Zeki bir varlığa ait olduğu kanıtlandı."

YÜZDE 99,99 UZAYLI

Akdoğan yaratıkla ilgili şu bilgilere verdi: "Göz yapısı ve kulakları incelendi. Müthiş bir duyma yeteneği var. Bizim duyacağımız frekansların çok üstünde frekansları duyuyor. Ben Antonio'ya sordum daha sonra "nedir bu?" diye. "Yüzde 99,99 dünya dışı bir varlık" dedi. Şimdi ikinci testi yapacaklar. Kasım ortasında da bir basın toplantısı yapacaklar."

BÖLGEDE UFOLAR SIKÇA GÖRÜLÜYOR

Akdoğan yaratığın uzaylı olduğuna kendisinin de inandığını çünkü o bölgenin yoğun UFO ziyaretine maruz kaldığını da belirtti.

ÇİFTÇİ ERİMİŞ HALDE BULUNDU
Peki onu bulan çiftçiye ne oldu. Bu sorunun cevabını da Akdoğan şöyle verdi: "Çiftçi de ilginç bir şekilde ölü bulunuyor. Otobanın kenarında arabası park edilmiş ve yanmış bir şekilde ölü bulunuyor. Ama normal bir yanma değil, metali eritecek kadar bir sıcağa maruz kalmış."

Kaynak: İNTERNETHABER

‘Bıraktınız bizi bu yaban ellerde’

‘Bıraktınız bizi bu yaban ellerde’


Merhaba Rumeli - 5 / Devrim Sevimay

Struga’daki Türklerin üzüntüsü göçüp giden Türkler... Gülistan-İsmail Hakkı Akansu çifti üzüntülü olmanın haricinde çok da öfkeliMimarlık mezunu oğulları 10 yıl aramış, Arnavut da Makedon da iş vermeyince şimdi İtalya’da sıvacılık yapıyormuş, “Bıraktınız gittiniz bizi bu yaban ellerde, kaldık buralarda bir başımıza” diyorlardı

Bütün hayat göle göre ayarlanmış

OHRİ (OHRİD)“Kako Struga nema druga” (Struga gibisi yoktur) diyenlere hak verir gibi olduk, ama tam da nüfuz edemeden Struga’yı bırakıp Ohri’ye doğru yola çıktık. “Ohri demek göl demektir” cümlesini biliyorduk giderken; gidince bunu daha iyi anladık. Burada bütün hayat göle göre ayarlanmış. Romalıların amfi tiyatrosu göle karşı yapılmış, Safranbolu tipi evlerinin penceresi göle açılıyor, çanlar gölün üzerinde çalıyor, Aziz Kliment’in heykeli göle bakıyor, Shopsko birası veya Jolte rakısı en güzel gölün yanında içiliyor. Göle sırtını dönen bir tek kaleye çıkan dik yokuş, ki o da yine gölü daha iyi görebilmek için.Biz de kaleye çıktığımızda tabii ki önce manzaraya baktık. Bir an Amasra’nın küçük limanından ufka bakıyoruz gibi geldi, ama sonra inişe geçtiğimizde daha muhteşem bir fotoğraf karesini fark ettik: Ohri ve üzerinde 13’üncü yüzyıldan kalma Sveti Jovan Kaneo Kilisesi. Doğanın marifeti, insanın marifetiyle birleştiğinde sonuç işte böyle bir şey oluyor.‘Yağmurdan Önce’ canlanıyorYalnız bir dakika... Biz bu kareyi daha önce görmüştük... Hatta 1995 Ağustos’unun ilk haftasıydı. Beyoğlu’ndaki bir sinemada... Tabii ya birden hatırladık işte; burası “Yağmurdan Önce” filminin çekildiği yer. Hani Arnavutkızı Zamira, onu saklayan rahip Kiril, Makedon fotoğrafçı Alexander... Makedonya’yı gezdikçe, hikâyeleri dinledikçe anladık ki “Yağmurdan Önce” ne hakiki bir filmmiş.Ve ah şu karşımızdaki manzara...

Org. Başbuğ hangi mesajı verdi?Ohri’deki dükkânında sohbet ederken “Sanki Coca Cola’nın sırrı gibi” diyoruz Makedon Kliment Talevi’ye, “Aynen” diyor Talevi.Peki bu sır incinin neresinde saklı, hangi aşamasında? Biz inci çıkarmıyoruz, yapıyoruz. Sıcak denizlerden getirttiğimiz sedefi sıvı bir maddeyle kaplıyoruz. Bu sıvı maddeyi kürdanın ucuna taktığımız sedefe 45 dakikada bir tam yedi kez sürüyoruz. Kürdanları İstanbul’dan getirtiyoruz. Sıvıyı da iz bırakmaması için sincap ve atkuyruğunun kıllarından yapılmış fırçayla sürüyoruz. Her şey tamamen el işi ve organik. Sır olan şey ise o sürdüğümüz sıvı madde. İçinde eritilmiş gümüş balığının pulları var, ama verebileceğim bilgiler burada bitiyor. Bundan sonrasını bir ben, bir de oğlum biliyoruz.

Sizin en ünlü Türk müşteriniz kim? (Bir şey dürttü sorduk ve iyi ki sormuşuz, bakın ne yanıt geldi.)

Türk ordusunun Genelkurmay Başkanı.

Kim dediniz?

İlker Başbuğ.

Nasıl yani?

Tabii, iki ay önce Makedonya’yı ziyaret ettiklerinde buraya da geldiler. Ben kendilerine “Müsaade edecek misiniz size bir soru sorayım” dedim. Büyükelçilikten biri benim sözlerimi tercüme etti.

Gözlerime baktı, demiş ki “Ne sorarsa sorsun, ben ona cevap veririm.”

Ben de “Biz” dedim, “Sayın General, biz küçük bir devletiz. Bizim sınırlarımızın etrafında bize dost olmayan ülkelerle sınırlanıyoruz. İşte Yunanlılar bizi yok etmek istiyor. Bulgarlar istiyor bizi işgal etsin. Sırplar bizim kilisemizi tanımıyor. Arnavutluk istiyor, bizim ülkemizi alsın. Askeri olarak bizi koruyacak kim var?

” Ne yanıt geldi?

“Bir düşman kurşunu patlasa 24 saat içinde biz buraya gelir, seninle burada kahvemizi beraber içeriz.”

İşte benim kalbim o an birden şey yaptı. Türkler gerçekten çok büyük insanlar. Çok şerefli insanlar. Türkleri gerçekten çok seviyorum.

(İşin içine tercümenin ve heyecanın girdiği her alıntıya dikkat etmek lazım, ama inci ustasının bunları anlatırken gözlerinin nasıl parladığını bir görseniz, “Doğru anlamışsa ne çıkar, anlamamışsa ne çıkar” diyesiniz gelir.)

Ne harikulade...Dünyanın en yaşlı göllerinden Ohri... Bir ucu Arnavutluk’ta, etrafı Galicica, Yablaniça, Karaorman dağlarıyla kaplı Ohri... Makedonya’nın incisi Ohri...İnci demişken var mısınız gerçek bir inci hikâyesi dinlemeye:Bu sırrı kızına bile söyleme!20 Aralık 1964. Hava soğuk, her yer kar. Vane Talevi hasta yatağında, ölümün yaklaştığını hissetmiş, yanına oğlunu çağırtmıştır. Hemen gelir oğlu. Odada bir tek ikisi vardır. Güçlükle konuşan baba Talevi, “Yaklaş Kliment, sana 40 yıllık sırrımı vereceğim” der. Kliment merakla eğilir babasına doğru ve birden kulağında bir fısıltı duyar. Sonra, “Şimdi sen de kulağıma eğilip üç kez tekrar et” der babası; “Ezberlemen lazım...” “Yazsam?” diye soracak olur Kliment, ama hemen “Hayırrr” diye karşı çıkar hasta babası. “Bu verdiğim sırrı hayatın boyunca hiçbir yere yazmayacaksın. Kimseye söylemeyeceksin. Bir tek zamanı geldiğinde sen de kendi oğluna vereceksin, ama kızına dahi bahsetmeyeceksin.”Vane Talevi bir hafta sonra ölür. Artık inci atölyesinin başında Kliment Talevi vardır. Kliment’in zihninde de incilerin sırrı... Dünyada bu sırrı bilen ikinci bir aile daha bulunmaktadır, ancak işin asıl sahibi Talevilerdir ve bunun başka bir soyadıyla anılmaması ailenin şeref meselesidir. Burada herkes Ohrili...İnci dükkânından çıktığımızda artık akşam olmak üzereydi. Yorgunduk, biraz oturmak ve doğrusu sadece oturmak istiyorduk. Ohri’yi bilenlerin tahmin edeceği üzere hemen Ulu Çınar’ın altına gittik. 900 yaşında bir çınar. Onun altında öylece etrafa bakınırken birdenAnkara’daki Kuğulu Park’tayız gibi geldi bize.Gerçi çevremizde hiç Türk yoktu, ama bu zaten Ohri’de çok da önemli değildi. Ohri’yle aramızda evvel zamandan gelen bir tanışıklık var gibiydi. İnsanlarının yüzüne bakınca bile hissettik bunu. Buradaki kimse ne tam Makedon ne Arnavut ne Türk ne Sırp. Buradakiler sadece Ohrili. Ve sanki biz de...Sonunda oturduğumuz banktan kalkıp tekrar meydana geldiğimizde artık her yer bir festival alanına dönmüştü. Temmuz’dan ağustos sonuna kadar her akşam böyleymiş. Folklor ekipleri, çocuk oyunları, yürür gezer korolar, sokak tiyatrosu... Gece geç saatlere kadar herkes banklarda, caddelerde, kaldırımlarda. Sonra sabah kalktığımızda da baktık: Yaşı 50-60’ın üzerindeki bütün çiftler yürüyüşte.Velhasıl, Ohri anlatıldığı kadar güzeldi!

İşte Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın adının yazılı olduğu kütük.

NOT DEFTERİ- Ohri Gölü’nün uzunluğu 30, genişliği 15 kilometre, derinliği 286 metre. Avrupa’nın en derin, en eski tektonik göllerinden biri. Bir de dünyanın en berrak dört gölü arasında.- Ohri’nin sakinleri Makedonya tarihi gibi. Sırasıyla: İliryalılar. Antik Makedonlar. Romalılar. Bizanslılar. Sırplar. Osmanlı. Sonra yine Sırplar. Bulgarlar. Eski Yugoslavya. Sonunda Bağımsız Makedonya.- Rivayete göre Çar Samuil döneminde Ohri Gölü kıyısında yılda kaç gün varsa o kadar kilise yapılmış. Dolayısıyla Ohri’de toplam 365 kilise varmış. Halen UNESCOkoruması altındaki Ohri’de kaç kilise var derseniz, 40. Kaç Osmanlı camisi var derseniz de, sekiz.- Ohri Slavların Kudüs’ü; dini açıdan burayı paylaşamıyorlar. Aynı zamanda Aziz Kiril ve Metodiy’nin Kiril alfabesini bulduğu yer.- Ohri incisi 2001’de Brüksel’de altın madalyaalmış. Gümüş madalya da Doğu Makedonya’daki koyun peynirine verilmiş.- Ohri Gölü’nün asıl sırrı Prespa Gölü. Ohri’den yaklaşık 150 metre daha yüksekte olan gölün suları doğal yeraltı kanalları aracılığıyla Ohri Gölü’ne akıyor ve onu hep diri tutuyor.

STRUGAKalkandelen’den Struga’ya doğru inerken yol iyice güzelleşti. Hem çok canlı bir yeşil hem de o yeşilin çok özel kokusu... Hızla çarpan bir oksijen gibi değil de, daha yumuşak, sanki içinde çiçeklerin, çimenlerin, kelebeklerin uçuştuğu aromalı bir koku.Kim bilir belki o sırada rüzgâr doğru yerden esiyordu veya belki tıpkı Boğaz’da yosun, midye kokusunu duymak için akıntıya karşı yürümek gerektiği gibi biz de şimdi kokuların akıntısına ters istikametteydik ve bu yüzden bu kadar yoğun duyabiliyorduk; sebep her neyse, aracın camları sonuna kadar açık, yüzümüzü dalların arasından bir görünüp bir kaybolan güneşin ışığına vermiş harika bir yolculuk yapıyorduk.Akıtmaya 10 üzerinden 7Yani adeta “Something’s Gotta Give”in beşinci parçasına klip çeker gibi bir haldeydik ki birden bir koku daha aldı burnumuz. Sıcak bir koku! Hemen fren, anında araçtan iniş, toplanmış kalabalığı yarma harekâtı ve o da ne: Akıtma! Yumurta, süt ve unun çırpılıp kızgın tavaya “akıtılması”yla yapılan ayaküstü bir atıştırmalık.O kadar yeşil banyosundan sonra karşılaştığımız bu mevzuu tabii bize hayli enteresan geldi ve kendisini hemen incelemeye aldık. Sonuç, 10 üzerinden yedi. Ama bir de yanına ayran açayım derseniz o biraz sürprizli. Kıvamı yoğun, tuzsuz... “Bozulmuş mu ne?” dedirtiyor. Oysa Tikveş’e de öyle yakınız ki... Şarapları ve yoğurduyla ünlü Tikveş’e... Hani Türkiye’ye göç ettikleri 1943’ten beri yoğurduna, ayranına alıştığımız Tikveş...Tabii bizim şimdi ne Tikveş’i görecek halimiz var ne Gostivar’a sapacak ne de Debre’ye (Debar) girecek. Gerçi Debre’nin Kocacık köyünde Atatürk’ün babasının evine gitsek, Hasan’ı arasak, martini niye attın be bre Hasan desek... Çok isterdik, ama yolu asfaltlanıyormuş, geç kalırmışız. Nereye geç kalırmışız? Başta yazmıştık, Struga’ya. Bugün hem Struga’yı gezeceğiz hem de Ohri’yi.Akıtma ve kokular geride, biz önde, iki saat sonra Struga’ya girdik. Girer girmez de “Oh dünya varmış, sonunda deniz gördük” dedik. Tabii hemen etrafımızdakiler “Ne denizi?” dediler, “Makedonya’nın dört tarafı karayla kaplı.” “Peki doktor bu ne?” diyecek olduk, “O Ohri Gölü” yanıtını verdiler. İyi de Ohri’ye gelmeye daha kaç kilometre var, ama burası resmen Ahırkapı açıkları gibi.Makedonya’nın yazlığıAnlayacağınız o kadar büyük Ohri Gölü. Daha görmeden kendisinden bahsettiriyor. Ama Struga da alınmasın, biz şimdi yine ona dönelim. Struga’nın verdiği ilk hava biraz bizim Anadoluhisarı, biraz da Florya sahili... İnsanları yavaş, sakin, şortlu ve daha fazla incik boncuklu... Tatilde gibiler, ki çoğu da öyle zaten. Burası Makedonya’nın yazlığı.Struga’da suyun gürül gürül sesini izlerseniz sizi götüreceği yer Kara Drim Irmağı’nın doğduğu noktadır. Şimdi belki bir ormanın içinde, yükseklerde bir pınarın başına vardığımızı düşüneceksiniz, ama biz hâlâ Ohri Gölü’nün dibindeyiz. Çünkü dünyadaki milyonlarca ırmağın aksine Kara Drim bir dağda doğup bir göle akmıyor, tam tersine Ohri Gölü’nden doğup, sonra Struga’nın içinden geçip, Adriyatik’te son buluyor.Denk gelirseniz üzerinde kuğuların yüzdüğü, pırıl pırıl bir su Kara Drim. Etrafında sağlı sollu lokantalar var. Onlardan biri Tac Mahal. Sahibi Abdülhalik Bey, Türk ve yedi kuşaktır Struga’da yaşıyor. Yemekleri Türk usulü. En meşhuru kaşarlı kebap (yani köfte) ızgara. Abdülhalik Bey’in keyfi yerinde, işleri iyi, tek üzüntüsü göçüp giden Türkler. “Çok az kaldık Struga’da” diyor.Benzer bir yakınmayı Kara Drim’deki birinci köprünün başında takı, tişört, çanta vs. satan Gülistan-İsmail Hakkı Akansu çiftinden de duyduk. Onlar üzüntülü olmanın haricinde bir de çok öfkeliler. Oğulları mimarlık mezunuymuş. 10 yıl iş aramış. Ama Arnavut da Makedon da iş vermeyince şimdi İtalya’da sıvacılık yapıyormuş. “Gâvur iş vermez, Arnavut hiç vermez. Türkleri istemezler” diyorlar.Biz tam anadilde eğitimi falanı filanı soracak olduk, hemen sözümüzü kestiler: “Kimse kendinden olmayanı hak etse bile işe almıyor, milliyetine bakıyor. Benim çocuğum gözünü akıtmış okumuş, yine de almadılar. O kalem tutan elleriyle şimdi sıva yapıyor yavrum.” En son yanlarından ayrılırken hâlâ öfkeyle söyleniyorlardı; “Bıraktınız gittiniz bizi bu yaban ellerde, kaldık buralarda bir başımıza ...”Dağlarca’yı parkta bulduk! Doğrusu Makedonya’da duyduğumuz hemen her söz bize Türkiye’de bıraktığımız gündemi hatırlatıyordu. Dolayısıyla Akansu çiftinin öfkesini de kulağımıza küpe edip Struga’nın ünlü parkına girdik. Bir oyun oynayacaktık burada. Fazıl Hüsnü Dağlarca’yı bulma oyunu.Şöyle anlatalım: 1962’den beridir her ağustosun üçüncü haftasında Kara Drim’deki köprüde Şiir Akşamları Festivali düzenleniyor. Dünyanın dört bir tarafından gelen şairler ay ışığının altında ve köprünün üzerinde kendi dillerinde şiirlerini okuyor. Sonra da o şairlerden birine Altın Çelenk Ödülü verilip, adının yazılı olduğu bir kütük bu parktaki ağaçların altına çakılıyor.Biz o şiir akşamlarını kaçırdık, ama hiç değilse 1974’teki festivale katılan Fazıl Hüsnü Dağlarca’yı bu parkta bulalım dedik. Her ağacın altına baktık, fakat bir türlü bulamadık. Yanımızda Makedonca bilen biri olmasa daha da bulamazdık, çünkü sağ olsunlar, Kiril alfabesiyle yazmışlar üstadın adını.

Sivil Sesler Festivali

Sivil Toplum Geliştirme Merkezi (STGM)’nin 25-27 Eylül 2009 tarihleri arasında İstanbul’da düzenleyeceği “Sivil Sesler Festivali” sivil toplum örgütlerinin festivali olmak üzere yola çıktı. Bu yıl ilki düzenlenecek olan festivalin teması ‘Sivil Toplum ve Değişim’, amacı ise daha örgütlü ve güçlü bir sivil toplumun oluşmasına olanak sağlamak için sivil toplum örgütlerinin bir araya gelmesini ve çalışma alanlarında yarattıkları değişimin görünür olmasını sağlamak. Yürütmekte olduğumuz ve Avrupa Birliği tarafından desteklenen ‘Türkiye’de Sivil Toplumun Gelişiminin ve Sivil Diyaloğun Gelişmesinin Desteklenmesi’ projesi kapsamında gerçekleşecek olan festivalin sizlerin de desteği ile görünürlüğünü ve sürdürebilirliğini sağlamak ise en büyük amacımız...

Todosk 1.Ulusal Likya yolu Yürüyüşü


01-04 Ekim 2009 tarihlerinde yapacağımız Todosk 1.Ulusal Likya yolu Yürüyüşü ile ilgili programımız aşağıdadır.Dağcılık camiasının tüm değerli sporcuları davetlidir. Saygılarımızla. Todosk Yönetim Kurulu
TODOSK 1.ULUSAL LİKYA YOLU YÜRÜYÜRŞÜ PROGRAMI: (1-2-3-4 Ekim 2009)

PROGRAM:

1.GÜN:1 Ekim 2009 PERŞEMBE (25km)

a)Saat :07:00 Dilek sabancıda buluşma, Göynük yaylasına hareket.

b)Saat :09:00 Göynük yaylasından Phaselis’e hareket.

c)Saat :12:00 Roman Bridge’de öğle yemeği.(KEMER BELEDİYESİ VERECEK).

d)Saat :12:45 Phaselis’e hareket.

e)Saat :18:00 Phaselis’e varış,antik kenti ziyaret,kamp kurma, denize girme.

f)Saat :19:00 Akşam yemeği. (KEMER BELEDİYESİ VERECEK). Likya ve Likya yolu ile ilgili bilgi.

g)Saat :22:00 yatış ve kesin sessizlik.

2.GÜN:2Ekim 2009 CUMA (24km)

a)Saat :06.00 kalkış

b)Saat :07.30 Çıralıya hareket.

c)Saat :12.00 Chrome Beach’te öğle yemeği.Denize girme.Sponsorumuz:(GÖYNÜK BELEDİYESİ)

d)Saat: 13.30 hareket.

e)Saat: 17.30 Çıralı sahiline varış, kamp kurma, denize girme.

f)Saat :19.30 akşam yemeği.(KEMER BELEDİYESİ VERECEK).Serbest,denize girme,eğlence.

g)Saat :22.00 yat saati ve kesin sessizlik.

3.GÜN:3 Ekim 2009 CUMARTESİ(23km)

a)Saat :06.kalkış

b)Saat :07.30 Adrasana hareket,Olympos antik kentini ziyaret.

c)Saat :12.00 Musa dağında öğle yemeği.Sponsorumuz:(GÖYNÜK BELEDİYESİ)

d)Saat :13.00 Adrasana hareket.

e)Saat :17.00 Adrasana varış,kamp atma,DENİZE girme.

f)Saat :18.30 Akşam yemeği,Sponsorumuz.(TODOSK))

g)Saat .22.00 yat zamanı,kesin sessizlik.

4.GÜN:4 Ekim 2009 PAZAR (25km)

a)Saat :06.30 kalkış.

b)Saat :07.30 Kara öz’e hareket.

c)Saat :12.00 Stream Rossing’de öğle yemeği.Sponsorumuz(GÖYNÜK BELEDİYESİ).

d)Saat :13.00 GELİDONYA Fenerine varış.

e)Saat :13.30 Kara öz’e hareket.

f)Saat :16.30 kara öz’e varış.

g)Saat :17.00 Kara öz’den ANTALYA’YA hareket.

AÇIKLAMALAR:

1)Katılımcılar Antalya’dan dönüşlerini bu programa göre ayarlamak zorundadırlar.

2)Katılımcılardan 25TL. Katılım payı alınacaktır. Katılımcı sayısı 80 ile sınırlıdır.

3)Toplanma yerimiz saat 07.00 de Antalya Dilek sabancı otoparkıdır. Ana kamplar dışında sigara içilmez.

4)Antalya dışından gelen katılımcılar otogardan saat 06.30 da alınacaktır.

5)Antalya dışındaki Katılımcıların, 25.09.2009 günü saat 18.00’e kadar Todosk’a müracaatları gerekmektedir.

6)Antalya’dan itibaren etkinlik süresince sporcuları ve malzemelerini todosk taşıyacaktır.

7)Etkinlik süresince sabah kahvaltıları hariç ana öğün YEMEKLERİ programda yazılı kurumlarca verilecektir.

8)Müracaatlar fax, E-posta, telefon ve web sayfamıza yapılabilir

ETKİNLİK SORUMLULARI:

Ahmet Şimşek :05322776825

Çiğdem Şenses :05337750615

Hakan Çakır :05323450602

Sıtkı Erdoğan :05323507515

Sema Özen :05372494693

Hatice Güçlü :05333504746

İLETİŞİM:

Elmalı mah.22.sk.No:10/13 Murat paşa-Antalya

Telefon:0242.2438510

Eax :0242.2438540

E-posta:Todosk@yahoo.com web:www.todosk.org. tr


Dacia'nın hazırladığı busanderosenin.com 'da; yaşadığınız şehrin doğal ve tarihigüzelliklerini fotoğraflayarak, çektiğiniz fotoğrafınızı Türkiye haritası üzerinde işaretleyerek, Dacia Sandero kazanmak için oylamaya katılıyorsunuz. eN çok oy alan fotoğraf sahibi büyük ödülü kazanırken, topladığınız oy'lar karşılığında hediye SMS kazanma şansınız da oluyor.25 Eylül 2009'da en çok oy alan fotoğrafın belrleneceği yarışmanın finali 12 Ekim 2009 tarihinde yapıalcak.

İş teklifleri askıya alan bölüm!

İş teklifleri askıya alan bölüm!

Çukurova Üniversitesinde (ÇÜ) bulunan Otomotiv Anabilim Dalında eğitime 2 yıl önce başlanmasına rağmen, öğrencilere adeta iş teklifi yağdığı ve öğretim üyelerinin öğrencilere teklifleri askıya alıp, son yıl değerlendirmelerini önerdiği bildirildi.

ÇÜ Mühendislik Mimarlık Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü Başkanı ve Otomotiv Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kadir Aydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2 yıl önce ilk öğrencileri aldıkları bölümde, başarılı şekilde eğitimi sürdürdüklerini kaydetti.

Otomotiv bölümünün, ÇÜ dışında Hacettepe Üniversitesinde bulunduğunu, bu yıl ise Karabük ve Atılım üniversitelerinin ilk kez öğrenci alacağını belirten Aydın, "Bu yıl sayısalda 338,011 gibi yüksek bir puanla 31 öğrenci aldık.

İngilizce eğitim verdiğimiz bölümümüzde, ek olarak Almanca da eğitim vermek için YÖK’e yaptığımız başvuru kabul edildi. Gelecek yıldan itibaren isteyen öğrencilere Almanca da eğitim vereceğiz" dedi.

Aydın, öğrencilerin Adana’da fabrikası bulunan TEMSA’da yarım gün teorik, yarım gün de pratik eğitim gördüklerini belirterek, "Okurken otomotivle ilgili pratik bilgilerle donatmayı amaçlıyoruz. Böylece, mezun olduğunda sudan çıkmış balığa dönmeden, uygulamalı eğitim almış ve işbaşı yapabilecek konumda olacaklar.

Bu Türkiye’ye de uygulamalı eğitim ve üniversite-sanayici iş birliği açısından örnek bir uygulama" diye konuştu.

-"MEZUNLARIMIZ İÇİN İŞ SORUNU YOK"-

Öğrenci profilinin çok iyi olduğunu vurgulayan Aydın, şöyle devam etti: "Mühendislik Mimarlık Fakültesinin en yüksek puanıyla öğrenci alan bölümüyüz. Her ne kadar yeni programlar açılsa da, otomotiv mühendisliğinin liderliği tartışılmaz vaziyette. Ayrıca, Türkiye’de otomotiv sektörü krizde de olsa, ihracatta liderliği kolay kolay kaptırmıyor. ZatenAvrupa’daki otomotiv yatırımları ile Çin’deki fabrikalar Türkiye’ye doğru kayıyor. Çünkü Türkiye’deki işçilik ve mühendislik gücü çok iyi.

Bu nedenle, mezunlarımız için iş sorunu diye bir şey söz konusu değil.

Eğitime başlayalı 2 yıl olmasına karşın öğrencilerimize adeta iş teklifi yağıyor.

Mezunlarımızı çoğunu TEMSA istihdam etmek istiyor. Ama biz öğrencilerimize bu teklifleri askıya almalarını, son yıllarında gelecek fırsatları değerlendirmelerini istiyoruz. Çünkü çok geniş bir çalışma imkanı var." Otomotiv mühendisliği yeni olduğu için, Türkiye genelinde çok sayıda üniversitede yeni bölümler açılacağını da belirten Aydın, "Bunların öğretim elemanı ihtiyaçları var. Biz yetiştirdiğimiz mühendisleri sanayide çalışmanın yanında, üniversitelere dahi yetiştirmekte zorlanacağımızı düşünüyoruz. Yani otomotiv bölümü, Türkiye’de iş bulma sıkıntısı olmayan temel branşlardan birisi" dedi.

5. Kez 5 Yıldızlı Fuar Zamanı!..

5. Kez 5 Yıldızlı Fuar Zamanı!..

Üretim teknolojilerine yepyeni bir bakış açısı getiren Uluslararası Üretim Teknolojileri Fuarı TIME, 29 Ekim - 1 Kasım 2009 tarihleri arasında 5. kez İstanbul Fuarcılık tarafından CNR EXPO Fuar Merkezi'nde gerçekleşecektir;
http://www.itf-time.com

Üretim Teknolojilerinin Kalp Atışları İstanbul'dan Yükseliyor!

ÜRÜN GRUPLARI
Saç İşleme Makineleri, Kaynak Makine ve Ekipmanları, Endüstriyel Robotlar, Yüzey İşlem Teknolojileri, Endüstriyel Boya Sistemleri, Endüstriyel Fırınlar, Otomasyon, Hidrolik - Pnömatik Sistemler, Elektrik - Elektronik, CNC Takım Tezgahları, CAD / Cam, Kesici ve Tutucu Takımlar, Ölçme ve Kalite Kontrol Cihazları, Kesme Yağları, Kimyasallar, Kompresörler, Elektrik Motorları, Redüktörler, Metal Kalıp Döküm Ürün ve Teknolojileri, Soğuk Şekillendirme ve Döküm Kalıpları, Hırdavat Mlz. ve El Aletleri, Vinç, İstifleme, Depolama Sistemleri, Çevre, Kalite, Güvenlik Sistem ve Ekipmanları, Tasarım Mühendisliği, Tamamlayıcı Teknolojiler, Banka, Leasing, Sigorta Hizmetleri,Lojistik Firmaları, Sektörel Yayınlar

ZİYARETÇİ PROFİLİ
Makine, Otomotiv, Beyaz Eşya, Elektronik, Elektrik, Enerji, Madencilik, Gemi İnşa, Savunma, Orman Ürünleri, Deri, Tekstil, Matbaacılık, Metalurji, Plastik, Ambalaj Sektörlerinden; Sanayiciler, Yöneticiler, Teknik Profesyoneller, Satınalmacılar, Proje Firmalarından Mühendis ve Teknikerler, Yurtdışından Yatırımcılar, Alım Heyetleri, Akademisyenler, Teknik Üniversite Öğrencileri, Ulusal ve Uluslararası Basın

Makine ve teknoloji üreticileri, satın almacıları ve sektör profesyonelleri 20.000 m2'de bir arada...

Almanya, Belçika, Çin, İngiltere, İran, İsviçre, İtalya, Polonya, Tayvan başta olmak üzere dünyanın dört bir yanından ve Türkiye'den de aralarında DURMAZLAR, ERMAKSAN, DİRİNLER, ŞAHİNLER, AJAN MAKİNA, BAYKAL, AKYAPAK gibi öncü firmaların bulunduğu 250'nin üzerinde katılımcı firmayla TIME 2009 sektörün nabzını yükseltmeye hazır.

Yeni yatırımlar, gelişen tesisler, geleceğe yönelik sanayi seçimlerinin ŞİMDİ TAM ZAMANI, ŞİMDİ TIME ZAMANI!

Online davetiye için tıklayınız;
http://www.itf-time.com/content/tr_visitor_form.asp

İstanbul Kalıp Fuarı, 05 - 08 Kasım 2009 tarihleri arasında kapılarını açacak

İhlas Fuar Hizmetleri tarafından geleneksel hale getirilen İstanbul Kalıp Fuarı, 05 - 08 Kasım 2009 tarihleri arasında kapılarını açacak. İstanbul Fuar Merkezi'nde gerçekleştirilecek Kalıp '09, sektörden aldığı güçle her geçen gün büyüyor.

Birçok sektör firmalarını ve alım heyetlerini bir araya getiren Fuar, bu sene sektöre hem etkinlikleri ile hem de ticari amaçlı birçok kazanç sağlamayı hedefliyor. Her sektörde kullanılan kalıp, ekonominin güçlenmesine, pazarın yurt dışına da yayılmasında köprü oluyor. Kalıp, ekonomiyi güçlendiren ve ekonominin gösterdiği gelişimi gözler önüne seren sektörlerin en başında yer alıyor...

KRİZ VARSA ÇARE DE VAR... ÇARE FUARLARDA...
http://www.kalipfuari.com

Bu yıl burs veren vakıf ve kuruluşlar



Çağdaş Eğitim Vakfı

Çağdaş Eğitim Vakfı bursları her yıl yüzlerce öğrenciye verilmektedir. Vakıf burs vereceği öğrencileri seçerken, öğrencilerin Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı, cumhuriyete saygılı, laik bireyler olmasına dikkat ediyor. Ayrıca bu vakıftan burs alabilmek için İstanbul’da bir devlet üniversitesinde okuyor olmak gerekiyor. Ayrıca bu vakfın görüşlerine aykırı bir yerden burs almıyor olmak gerekiyor. Vakıf burs vereceği öğrencilerden, vakfın düzenleyeceği etkinliklere katılmalarını istiyor. Vakıf yeni burs kazananları, gerekli evrakları tamamladıktan sonra sözlü mülakata çağırıyor. Sözlü mülakatı geçen adaylar vakıftan her ay 120 lira burs kazanıyor.

Vakfın İletişim Adresleri:

Kocatepe Mahallesi Feridiye Caddesi No:53 Posta kodu: 34437 İstanbul / Taksim Telefon: 212 297 69 79 – 80 email:sekreterya@cev.org.tr

İş Dünyası Vakfı

İş Dünyası Vakfı üniversite öğrencilerine burs veren vakıflardan biridir. Her sene onlarca öğrenciye burs veren İş Dünyası Vakfı 2009-2010 öğretim yılında da bu geleneğini devam ettirecek. Bu vakıfta 15 Ekim tarihine kadar aşağıda belirttiğimiz adrese başvurabilirsiniz.

Feshane Cad. Numara : 17 Eyüp – İSTANBUL Tel: 212 497 03 03 Faks: 212 497 04 04

—-

1884 Vakfı

İstanbul’ 1884 Vakfı İstanbul’ da burs veren vakıflardan bir tanesidir. Vakfın kurulma amaçlarından en önemlisi, herhangi bir karşılık beklemeden ihtiyaç sahiplerine maddi ve manevi destek sağlamaktır. Merkezi İstanbul’ da bulunan vakıf sadece İstanbul’ da devlet üniversitelerinde okuyan öğrencilere yönelik burs hizmeti sağlamaktadır. 1884 vakfı burs başvurusu çoğu burs veren yerlerden farklı olarak internet üzerinden yapılmaktadır. Bu yönden vakfın burs dağıtırken, tarafsız davrandığı düşünülebilir.

Bu vakfın burs başvuru tarihleri 15 Eylül- 15 Ekim tarihleri arasındadır. (BURS BAŞVURUSUNU 15 EYLÜL TARİHİNDEN ÖNCE YAPMAYA ÇALIŞMAYIN VAKIF KABUL ETMİYOR)

Anadolu Eğitim Vakfı

Bursu Bu vakfın amacı, ihtiyaç sahibi öğrencilere burs yardımında bulunarak, öğrencilerin eğitimine bir nebze de olsa katkıda bulunmaktadır. Her yıl yüzlerce öğrenciye burs veren vakıf burs verirken öncelikle öğrencinin maddi durumuna bakar daha sonra, başarısına bakarak burs vereceği öğrencileri seçer.

Daha detaylı bilgi için Adres : Necatibey Caddesi Güneşli Apartmanı. No:16 Daire:14 Sıhhiye / Ankara Telefon : 0312 229 68 16

Başbakanlık Bursu

Başbakanlık bursu, üniversitede okuyan öğrencilere devlet tarafından karşılıksız olarak verilen burstur. Ancak başbakanlık bursu almak o kadar kolay değildir. Yani üniversiteyi kazanan herkes başbakanlık bursu alamaz. Kimine kredi çıkar, kimi burs kazanır. Başbakanlık bursunun size çıkması için: Aile gelirinizin az olması en fazla 500-750 TL arası, Okuyan kardeş sayınızın fazla olması, özellikle üniversite okuyan kardeş sayısı önemli, Sosyal bir güvenceniz de yoksa başbakanlık bursu kesinlikle çıkar.

İsmail Özseçkin Vakfı

İsmail Özseçkin Vakfı, yardıma muhtaç öğrencilere burs vermek amacıyla faaliyet gösteren vakıflardan bir tanesidir. Kurulduğu günden itibaren ihtiyaç sahibi öğrencilerin, eğitim hayatlarını maddi zorluklarla karşılaşmadan sürdürebilmesi için bir çok öğrenciye burs vermeyi ilke edinmiş olan İsmail Özseçkin Vakfı, her sene başvuruları kabul edip değerlendiriyor ve öğrencilere burs yardımında bulunuyor. Vakıf, ilköğretim, ortaöğretim, lise, ön lisans, lisans ve yüksek lisans öğrencilerine burs vermektedir. Vakıf maddi desteğin yanı sıra öğrencilere eğitim sırasında karşılaştıkları problem için manevi destek de sağlamaktadır.ÖSEV bursu hakkında daha detaylı bilgi almak ve başvuru yapmak için;

Adres: Kavacık Mah. Okul Cad. No:3 Sezer Plaza 7. Kat Beykoz İSTANBUL Telefon: 0216 413 11 81 Email adresi: info@osev.org

Önder Vakfı Bursu Bu vakıf sadece lisans öğrencilerine yönelik burs hizmeti sağlamaktadır. Bu bursa başvuru yapabilmek SÖZ1′ den 275 ve üzeri puan almanız ve ya EA1 260 ve SAY1′ den 260 ve üzeri almanızın yanında ikinci bölümlerden yani ( SAY2, SÖZ2, EA2) 250 puan almanız gerekmektedir. Burs-Kredi ve Yurt Başvurusu Öss yerleştirme sonuçlarının açıklanmasının hemen ardından öğrencilerde, yurt, kredi ve burs bulma telaşı başladı. Şu sıralar Kyk burs, kredi ve yurt başvurusu almakta. Kyk’ nın öğrencilere verdiği maddi destek kredi, burs, harç kredisi ve yurt olarak 4 bölümden oluşuyor.

Öğrenim Kredisi: Kyk’ nın öğrencilere verdiği karşılıklı maddi destektir. Öğrenim kredisi almadan önce bir senede imza atarsınız. Başbakanlık Bursu: Başbakanlık bursu kazanan kimseler çok şanslıdır. Çünkü bu burs karşılıksız olup 4 sene boyunca bu burstan faydalanırsınız. Ancak başbakanlık bursu da bazı durumlarda kesilebilir. Örneğin 3 tane alttan dersiniz olursa kesilir.

Harç Kredisi: Harç kredisi yine Kyk’ nın karşılıklı verdiği maddi desteklerden bir tanesidir. Üniversitelere her dönem başı yatırmanız gereken belli bir miktarda para vardır, bunu kredi ve yurtlar kurumu sizin yerinize öder, Ancak ilerde sizden bu parayı tahsis eder.

Yurt: Anlatmaya gerek yok. Merak ettiğiniz bir konu olabilir. Kyk yurt ücretleri ne kadar? Yurt-Kur da barınma ücretleri bedava yakındır. 3 ayda bir 200-250 lira ödersiniz, kyk size günlük 1,5 liralık yemek fişi verir, bu şekilde hemen hemen yurt kur da bedavaya barınmış olursunuz. Bu tanımları yaptıktan sonra Kyk başvurusu yapabileceğiniz adresleri verelim. Buraya tıklayarak yurt, burs ve kredi başvurusu yapabilirsiniz.

MEB bursu 2009-2010

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından verilen bu burs, öss tercihlerinde eğitim fakültelerini ilk 5 tercih arasında gösteren (vakıf üniversiteleri ve 2. öğretimler hariç) öğrencilere her ay 180 lira veriliyor. Her yıl Milli Eğitim Bakanlığı 1500 eğitim fakültesi öğrencisine, aylık 180 lira olarak veriliyor. Peki MEB bursundan faydalanma şartları nelerdir? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmalısınız, 1987 yılında ve 1987 den sonra doğmak, Herhangi bir suça karışmamanız gerekiyor, (sicilinizi memuriyetinizi engellememesi) Bu şartlara sahipseniz MEB bursuna başvurabilirsiniz.

Vakıf Üniversiteleri Burs Olanakları

Burs olanakları Üstün yetenekli ve başarılı öğrencileri bünyesine kazandırmak isteyen vakıf üniversiteleri, sundukları burslarla öğrencilere birçok imkan sunuyor. Vakıf üniversiteleri, Öğrenci Seçme Sınavı’nda (ÖSS) başarılı olacak öğrencileri kendi üniversitelerine çekebilmek için burs ve çeşitli olanaklar vaat ediyor. Öğrenim ücretinin tamamından muaf olmaya hak kazandıran bursların yanı sıra çeşitli indirimler, aylık ödemeler, ücretsiz yemek, kitap ve yurt olanakları sağlanıyor. ÖSS’de dereceye giren öğrencilere verilen burs miktarları aylık 100 ila 750 YTL arasında değişiyor. İşte vakıf üniversitelerinin öğrencileri kendi okullarına çekmek ve başarıya teşvik için hazırladıkları burslardan bazıları:

Bahçeşehir Üniversitesi

Sekiz grupta toplanan burslardan Mütevelli Heyeti Yüksek Onur Bursu, Rektörlük Onur Bursu, Mütevelli Heyeti ÖSS Onur Bursu, Rektörlük ÖSS Onur Bursu, ÖSS Onur Bursu Türkiye genelindeki başarılara göre dokuz ay boyunca farklı oranlarda veriliyor. Üniversite Giriş Başarı Bursu ÖSS sonuçlarına göre öğrenciler okul döneminde başarılı oldukları sürece veriliyor. Üniversite Başarı Bursu hiçbir burstan yararlanamayan ve genel not ortalaması 3.50′nin üzerinde olan öğrencilere, Spor Aktivite Başarı Bursu ise not ortalaması 2.00′nin üzerinde olan ve seçilen öğrencilere veriliyor.

Beykent Üniversitesi

Burslu lisans programlarına yerleştirilen öğrencilere sağlanan burs, sadece öğretim ücretini kapsıyor. Başarı kriterlerine uyduğu sürece devam ediyor. ÖSS sınavında Türkiye genelinde başarıya göre farklı oranlarda indirim ve dokuz ay süreyle burs verilebiliyor.

Bilkent Üniversitesi

ÖSS sonuçlarına göre burslu programlara yerleştirilen öğrenciler, Kapsamlı Burs kazanmış oluyor. Ücret ödemeyen bu öğrencilere her yıl 9 ay boyunca ayda 200 YTL tutarında katkı bursu ve iki kişilik odalarda ücretsiz barınma olanağı veriliyor. Yıllık not ortalaması 4.00 üzerinden en az 3.50 olan ve yüzde 5′e girmeyi başaran öğrenciler, bir sonraki akademik yıl için Üstün Başarı Bursu almaya hak kazanıyor. Bu burs eğitim ücretinin tamamını veya bir bölümünü kapsıyor.sınavıyla öğrenci alan bölümlerde verilen Yetenek Bursu’nun sürekliliği ise öğrencinin başarısına göre sürüyor.

Doğuş Üniversitesi

Burslar; Başarı, Destek, İlk Tercih, Yüksek Başarı Bursu, Teşvik, Spor, IB, Çalışma ve İhtiyaç olarak yedi grupta toplanıyor. ÖSS sonuçlarına göre tercihleri doğrultusunda ÖSYM tarafından belirlenen burs öğrenci başarılı olduğu sürece devam ediyor. Doğuş Üniversitesi öğrencilerine üniversitenin çeşitli birimlerinde haftada en fazla 10 saat çalışma karşılığı Çalışma Bursu veriyor. Öğrencilerinin üniversite eğitimleri sırasında karşılaştıkları maddi problemlere destek olabilmek için burs komitesi tarafından belirlenen değişik oranlarda ihtiyaç bursları veriliyor.

Haliç Üniversitesi

Haliç Üniversitesi bursları, YÖK tarafından zorunlu tutulan oranda eğitim-öğretim bursları ile üniversite tarafından verilen eğitim-öğretim, yemek ve yurt burslarıdır. Burslara ilişkin detaylı bilgi Haliç Üniversitesi Burs Yönetmeliğinde mevcut. Türkiye genelinde ÖSS’de ilk 1000 öğrenci arasında yer alan ve kayıt yaptıranlara karşılıksız burs veriliyor.

Işık Üniversitesi

ÖSYM Başarı ve Üstün Başarı Bursları yanı sıra ÖSYM Yüksek Onur ve Onur Bursu, Feyziye Mektepleri Vakfı Işık Liseleri Başarı Bursu, Işık Üniversitesi Başarı Bursu, Çalışma Bursu gibi burslar ve Spor, Sanat İndirimi, Kardeş İndirimi, Işık Lisesi İndirimi gibi uygulamalar yapılıyor. 267 öğrenci üstün başarı bursu ile 62 öğrenci de başarı bursu ile öğrenimlerini sürdürüyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi Burslu öğrenciler öğrenim ücreti ödemiyor. Burslu öğrenci oranı, yüzde 10 olan yasal oranın üzerindedir. Öğrencilerinin yüzde 20’sinin burslu olduğu üniversitede, ÖSYM bursu, hazırlık sınıfı dahil tüm öğrenim yıllarını kapsıyor. Burslu girmeyen öğrenciler için Başarı Bursu, Sporcu Bursu ve Sanat ve Kültür Bursu olanağı bulunuyor.

İstanbul Kültür Üni.

ÖSYM, Başarı, İhtiyaç ve diğer burslar olarak dört tür bulunuyor. Başarı bursları yıl sonu başarısına göre, İhtiyaç Bursları değerlendirmelere göre olanakları sınırlı olan öğrencilere veriliyor. Geçtiğimiz eğitim döneminde üç bin 140 öğrenciye muhtelif oranlarda burs sağlandı. Yaklaşık her beş öğrenciden üçüne çeşitli burslar veriliyor.

Kadir Has

Burslar ÖSYM, Giriş Başarı Bursu ve Üstün Başarı Bursu olarak üç grupta toplanıyor. ÖSYM Bursu, burslu programlara yerleştirilen öğrencilere veriliyor. Öğrencinin başarı durumuna bağlı olarak devam ediyor. Giriş Başarı Bursu, ÖSS’de SAY, EA, SÖZ puan türlerine göre ilk iki bin kişi arasına giren öğrencilere kontenjanın yüzde 20’si oranında tam burs veriliyor. Not ortalamasına göre verilen Üstün Başarı Bursu, başarıya bağlı farklı oranlarda veriliyor. Koç Üniversitesi Karşılıksız Burslar, Özel Başarı, Yüksek Başarı, Başarı, Destek, I.B. Destek, Abitur Destek, Karşılıklı, İhtiyaç ve Çalışma Bursu adı altında farklı burslar veriliyor. Özel Başarı Bursu, ÖSS sıralamasında ilk 100 öğrenci içinden burslu yerleştirilen öğrencileri, Yüksek Başarı Bursu ÖSS sıralamasında ilk 1000 öğrenci içinden burslu olarak yerleştirilen öğrencileri kapsıyor. Destek Bursu öğretim ücretinin yüzde 50’sini kapsıyor. İhtiyaç Bursu, genelde üniversite içindeki çeşitli birimlerde çalışma olanakları sağlanarak veriliyor. Çalışma Bursu ise üniversitenin akademik ya da idari birimlerinden birinde haftada 5 veya 10 saatlik programlarda her saat için 4 YTL ödeme şeklinde veriliyor.

Okan Üniversitesi

Burslu programlara yerleştirilen öğrencilere sağlanan burslar yalnızca öğretim ücretini kapsıyor. Öğrenci başarılı olduğu sürece bursu devam ediyor. Ayrıca ÖSS’de Türkiye genelinde başarıya göre farklı oranlarda burs veriliyor. Genel not ortalaması (hazırlık sınıfı hariç) 3.50′nin üzerinde olan öğrencilere Başarı Bursu veriliyor. Milli sporculara eğitim ücretinden yüzde 50 indirim sağlanıyor. Engelli üç öğrenciden öğrenim ücreti alınmıyor.

Sabancı Üniversitesi

Üniversitede her 100 lisans öğrencisinin 40′ı burslu öğrenim görüyor. 2006 – 2007 akademik yılında 216 öğrencinin yararlanacağı burslar, “Sakıp Sabancı Bursu”, “Onur Bursu” ve “Başarı Bursu” adı altında üç ana grupta toplanıyor. Burslu öğrenciler yıllık öğrenim ücretinin tamamından ya da 2/3′ünden muaf olabiliyor. Yeni teknoloji kullanım ücreti ve yurt ücretini ödemeyebiliyorlar. Ayrıca öğrencilere dokuz ay boyunca aylık 300 – 500 YTL nakit ödeme veya çalışmak isteyen öğrencilere “saat başına nakit ödeme” imkanı var. Burs kazanamayanlar mezuniyet sonrası ödenmesi koşuluyla “ihtiyaç bursu” alabiliyor.

TOBB ETÜ

Burslu programa yerleştirilen öğrencilerden öğrenim ücreti alınmıyor. Yaşam katkı payı ÖSS başarısına göre değişiyor.

Yeditepe Üniversitesi

Önümüzdeki eğitim yılında ÖSYM yolu ile burslu kontenjandan 545 öğrenciye burs verilecek. Puan türüne göre ilk 3 bine (dil puan türünde ilk 100′e) girenlere sekiz ay; otel, yemek ve 160 YTL harçlık veriliyor. Hukuk Fakültesi’ni ilk 2000′e girerek kazananlara Brüksel Üniversitesi’nde burslu master yapma olanağı sağlanıyor. Ayrıca Üniversite İçi Başarı, Spor, İstek Vakfı Bursu adıyla verilen burslar da var.

19 Mayıs Üniversitesi

Vakfı 19 Mayıs Üniversitesi öğrencilerine, yaklaşık 150 burs veriyor. Tel: (0362) 457 62 88

21.Yüzyıl Eğitim ve Kültür Vakfı

15 Eylül-15 Ekim arasında başurulması gerekiyor ve bir mulakat sonrasında öğrencilere burs veriliyor

Adana Ticaret Odası

Sadece işletme, iktisat gibi bölümlerde okuyan öğrencilere burs verir.

Ankara Büyükşehir Belediyesi Ankara ili sınırlarında oturan maddi durumu yetersiz 7500 üniversite öğrencisine 8 ay boyunca 25 YTL eğitim yardımı yapıyor.

Atatürk Vakfı

İstanbul’daki devlet üniversitelerinde okuyan öğrencilere burs veriyor.Geçen yıl 75 ytl burs vermiştir.

2009-2010 Tubitak Başarı Bursu

Bildiğiniz üzere tubitak her yıl birçok başarılı öğrenciye burs vermektedir. Eğer sayısal puan türünde ilk 7500 e girmişseniz vede yerleşke olarak matematik ,fizik ,kimya , biyoloji Bölümlerinden birine yerleşmişseniz burs alabilirsiniz. yada EA da ilk 5000 e girip psikoloji, sosyoloji ve felsefe bölümlerini yazan öğrencilere yada olimpiyatlardan derece alan öğrencilere eylül ayında başvurular açılarak burs verilecektir. Ayrıntılar için tubitak sitesini ziyeret ediniz

Tog Üniversite Bursu

Toplum Gönüllüleri Vakfı Toplum Gönüllüleri Vakfı eğitime destek vermeye devam ediyor.Maddi desteğe ihtiyaç duyan üniversite öğrencilerine karşılıksız burs veriyor.Burs’un kapsamında sadece üniversite öğrencileri bulunuyor.TOG’un üniversite öğrencilerine verdiği burslardan faydalanmak için Toplum Gönüllüleri Vakfının sitesini ziyaret etmelisiniz.Online burs başvurusu ile burs olanaklarından yararlanabilirsiniz. Toplum Gönüllüleri Bursu için http://www.tog.org.tr/ adresini ziyaret ediniz.

İş Bankası Darüşşafaka Bursu

“İş Bankası bir Cumhuriyet müessesesidir ve Cumhuriyet müessesesi olarak kalacaktır” diyen Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, ülkenin aydınlık geleceğini yaratmada eğitimi en önemli sosyal sorumluluk projesi olarak gördüklerini ifade ederek, Türkiye’nin en eski eğitim kurumlarından Darüşşafaka Cemiyeti ile kapsamlı bir eğitim bursu programı başlattıklarını açıkladı. Bu anlaşma ile İş Bankası ve Darüşşafaka arasında 1939 Erzincan Depremi dolayısıyla başlayan ve depremde yetim kalan öğrencilerin eğitimine bankanın destek vermesini öngören ilk işbirliği de 68 yıl aradan sonra yeni bir boyut kazanmış oldu.

Türk Tarih Kurumu Bursu Türk Tarih Kurumu tarafından tarih alanında, 5 Yüksek Lisans ve yeterlilik sınavını geçmiş, Yabancı Dil UDS dil sınavından en az 55 alan 5 Doktora öğrencisine burs verilecek. Burs ücreti Yüksek Lisans için aylık 300.00 YTL, Doktora öğrencisi için ise aylık 400.00 YTL . Araştırma konusunun Türkiye’nin öncelikli meselelerine çözüm üretebilecek veya katkı yapabilecek olanlara öncelik tanınması, tamamlanan tezlerin basılması durumunda tez sahibinin Türk Tarih Kurumuna öncelik vermesi, Doktora adaylarından en az birisinin mensup olduğu üniversite dışından, diğerlerinin tercihen Doktora izleme üyeleri arasından belirlenecek en az üç bilim adamından referans vermeleri gerekmektedir. Yüksek Lisans bursu 2,5 Yıl, Doktora bursu 4 yıl verilecektir.

Tev Bursu

Türk Eğitim Vakfı Bursları TEV Bursu ( Türk Eğitim Vakfı Bursları) TEV Yurtiçi Bursları • Mesleki Orta Öğrenim Bursları Burslara başvuru tarihi 1-31 Ekim’dir • Yükseköğrenim “İhtiyaç Bursları” Burslara başvuru tarihi 1-31 Ekim’dir • Yüksek Lisans-Doktora Bursları Başvuru formu Kasım’da TEV web sitesinde • Üstün Başarı Bursları Burslara başvuru tarihi 20 Ağustos-15 Eylül’dür TEV yurtdışı yüksek lisans ve tıp bursları Türk Eğitim Vakfı’nın yurt dışı Yüksek Lisans (Master’s Degree) burslarının ilanı her yıl Ekim ayında büyük tirajlı gazetelerde Türkiye genelinde ikişer gün, Ekim ve Kasım ayı içinde de TEV web sitesinde yayınlanır. •

milliyet.com.tr sitesinden derlenmiştir.

 

Selçuk ASLAN

Gençlik ve Doğa Gönüllüsü / Makine Mühendisi

İletişim